Kalça Ağrısı Neden Olur?
Kalça yük taşıyan ve etrafında birçok kas bulunan bir eklemdir. Eklemde oluşan dejenerasyon veya eklem çevresindeki yumuşak doku problemleri ağrının ana sebebidir. Mekanik yapıdan dolayı erkeklerde kadınlara göre daha fazla görülür. Kalça çevresinde birçok kas bulunur, bu kaslar hem sinir bağlantıları hem de fasya bağlantıları aracılığıyla pek çok komşu eklemle ve iç organla bağlantı halindedir. Bağlantıda olduğu yapılarda oluşan problemler kalça kaslarının normalden gergin olmasına, kan akımının bozulmasına ve kalça sorunlarına zemin hazırlar. Bu yüzden kalça ağrısı olan bir kişinin sadece kalçasının değerlendirilmesi yeterli değildir.
Kalça Hastalıklarına Zemin Hazırlayan Problemler Nelerdir?
Sinirsel olarak bağlantısı bulunan bağırsak, idrar ve üreme organlarında ya da kas zincirleri yoluyla bağlı olduğu diz, ayak, sakroiliak eklem, bel, boyun, omuz ve çene eklemlerinde yaşanan problemler geçirilmiş hastalık ve ameliyatlar önemli hazırlayıcı faktörlerdir. Bozucu alan etkisi ile kalçayı en çok etkileyen problem ise geçirilmiş ya da sürmekte olan bademcik enfeksiyonlarıdır.
Kalça Ağrısı Yapan Patolojiler Nelerdir?
Muayene ve MR görüntüleme sonuçlarına göre en sık rastlanan kalça problemleri şunlardır.
- Kalça Çevresi Yumuşak Doku Problemleri: Kalça kaslarında tendinitler, kasların hareketini kolaylaştıran keseciklerde iltihaplar (bursitler) ve kalça çevresi kaslarda tetik noktalar.
- Kalça Kireçlenmesi: Özellikle erkeklerde kalçada ağrı ve zamanla hareket kısıtlanmasıyla giden eklem kıkırdağı dejenerasyonları.
- Doğumsal Kalça Çıkığı: Bu hastalarda ileri derecede hareket kısıtlılığı ve ağır problemi görülür.
- Aseptik Nekroz: Kalça eklemini oluşturan eklem başında kan akımının azalmasıyla oluşan çürüme (nekroz) ve sonunda da ileri hareket kısıtlılığı ve ağrıyla süren kireçlemeye neden olur.
- İltihaplı Romatizmal Hastalıklara İkincil: Özellikle Ankilozan Spondilitte kalça tutulumu sıktır.
- Nadir Görülenler: Kalçanın enfeksiyon ve tümörleri
Nasıl Tedavi Edilir?
Öncelikle patolojinin ne olduğunu anlamak gerekir. Sonrasında da hazırlayıcı bir faktör olup olmadığı tespit edilmelidir.
Kalça çevresi yumuşak doku ve kas problemlerinde genelde yeterli radyolojik görüntü olmadığından ağrı kesiciler verilir. Geçmeyen vakalarda fizik tedavi, kuru iğneleme, ozon enjeksiyonu, kinezyobantlama gibi tedaviler yapılır.
Kireçlemelerde tedavide genel yaklaşım önce bir ağrı kesici vermek, düzelmezse fizik tedavi, egzersiz programına almaktır. Fayda görmeyen vakalarda PRP, ozon, proloterapi gibi enjeksiyonlar yapılır, bunlarla da düzelmiyorsa cerrahi işlem yapılır.
Bu uygulamaların tamamında hasarlanan kalça ile uğraşılmakta ancak neden hasarlandığına dair bir yaklaşım bulunmamaktadır. Yukarıda da açıklandığı üzere kalça vücudun birçok yeri ile iletişimde olan bir bölgedir. Özellikle bağırsak, idrar ve üreme organlarındaki geçirilmiş hastalık ve ameliyatlar, komşu eklem problemleri, geçirilmiş bademcik ve diş enfeksiyonları, çene problemleri kalça sorunu oluşmasına zemin hazırlar. Kalıcı bir şifa için hem kalçanın hem de bu tetikleyici problemlerin nöralterapi bakış açısıyla tespit edilmesi ve nöralterapi enjeksiyonlarıyla tedavi edilmesi gerekir. Bu sayede kalça bölgesindeki hasarlı yapıların kanlanması düzeleceği için iyileşme olacak, tetikleyici faktörler tedavi edildiği için de tekrarlamayacaktır.
Kalçada ağrıyla beraber hareket kısıtlılığının da olduğu ileri derece kireçlemelerde nöralterapi ile birlikte manuel terapi ve mobilizasyon da yapılmalıdır. Hastanın hayat kalitesi bu tedavilerle arttırılamıyorsa ve yürüme mesafesi çok azaldıysa cerrahi tedavi ve protez gerekir.