Fibromiyalji Nedir?
Fibromiyalji, üç aydan fazla süren ağrı, yorgunluk, depresyon-anksiyete ve uyku bozukluklarının bir arada olduğu kronik bir hastalıktır.
Kas romatizması diye bilinir ve ağrılar daha çok baş, boyun, sırt bölgesinde olur ancak kas iskelet sisteminin her bölgesinde görülebilir ve gezici özellik gösterir. Bu temel şikayetler dışında hazımsızlık, gaz, kabızlık, ishal gibi sindirim sistemi problemleri, baş dönmesi, kulak çınlaması, tansiyon problemleri gibi fonsiyonel problemler, ürtiker, alerjik nezle, astım, besin duyarlılıkları gibi alerjik problemler, kilo artışı, cinsel işlev bozuklukları, kısırlık, kadınlardan ağrılı ve düzensiz adet, gibi hormonal problemler, selülit venöz ödem gibi dolaşım problemleri de görülebilir.
Neden Olur?
Klasik tıbbi yaklaşıma göre kesin sebebinin bilinmemekte, bazı genetik, çevresel ve sinir sistemi ile hormonal sistem anormalliklerinden kaynaklandığı düşünülmektedir. Bu yaklaşıma göre tedavisi yok diye bilinir ve antidepresan, ağrı kesici, fizik tedavi önerileri ile hastaların sıkıntıları kısmen hafifletilmeye çalışılır. Ancak fibromiyalji sadece kas romatizması olmasının çok ötesinde vücudun çalışma düzeninin temelden bozulduğu fonksiyonel bir hastalıktır.
Vücudun tüm düzenini dengede tutan otonom sinir sistemidir. Bu sistem doğumdan günümüze kişinin geçirdiği hastalık, kaza, travma, psikolojik stresler, beslenme bozuklukları vb tüm stresleri kayıt altına alır ve bu stresleri dengelemeye çalışır. Kayıtların çok dolması ile artık sistemi dengeleyemez hale gelir ve birçok belirti ortaya çıkmaya başlar.
Tüm hücrelerin içinde bulunduğu ve işlev gördüğü alana bağ dokusu diyoruz. Bağ dokusunun toksik yüklerle dolması ve bu yüklerin lenf sistemi ile boşaltılamaması da hastalığın oluşumunda ve ilerlemesinde çok önemlidir. Dolayısıyla tedavi de bozulan bu düzenin yeniden inşa edilmesine bağlıdır ve bu regülasyon tıbbı ile mümkündür.
Nasıl Teşhis Edilir?
Özel bir teşhis yöntemi yoktur. Fonksiyonel bir hastalık olduğundan tüm laboratuvar ve görüntüleme tetkikleri normal çıkar. Yukarıda sayılan şikayetlerin 3 aydan fazla bir süredir hastada olması ve vücudunda daha önceden tanımlanmış olan 18 noktadan 11 tanesinin hassas bulunması ile tanı konulur.
Vücudun işletim sistemindeki bozulmayla ortaya çıkan problemlere fonksiyonel problemler adını veriyoruz ve bunların fiziksel tetkik yöntemleri olan laboratuvar ve radyolojik görüntüleme ile saptanması fibromiyaljide olduğu gibi mümkün değildir. Ancak bu işletim sisteminden ölçüm yapabilen HRV (Hearh Rate Variability=Kalp Atım Hızı Değişkenliği) yöntemi ve enerjiyle çalışan kaslardaki güç değişikliklerinin ölçülmesine dayanan muayene tekniği (Applied Kinesiology=AK) ile hangi mekanizmaların bozulduğu ve vücutta ne çeşit streslerin biriktiği saptanabilmektedir.
Nasıl Tedavi Edilir?
Klasik tıbba göre antidepresan, anti epileptik, ağrı kesici ilaçlar, fizik tedavi, egzersiz, bilişsel terapiler önerilir. Kesin bir çözümü olmadığı şikayetlerin ancak kısmen azaltılabileceği, bu hastalıkla yaşamanın öğrenilmesi gerektiği ifade edilir.
Regülasyon tıbbı yaklaşımına göre fibromiyalji otonom sinir sisteminin ve lenfatik şebekenin bir işlev bozukluğu ile bağ dokusunun kronik toksik yüklenmesidir. Otonom sinir sistemi fonksiyonları ile lenfatik drenajın düzenlenmesi ancak nöralterapi ile mümkündür. Bağ dokusunun ise temizlenmesi gerekir. Bu maksatla asit yükü ve ağır metal yükünün temizlenmesi için oral veya damardan destekler uygulanır.
İlaveten besin duyarlılıklarının ve eksik vitamin minerallerin analiz edildikten sonra kişiye özgü beslenme programının verilmesi ve besin destekleri ile takviye edilmesi gerekir.
Hastanın mekanizma bozukluklarının dökümü, bu şekilde objektif ölçme ve değerlendirme ile yapılmadan ve bütüncül- sistemik bir yaklaşım olmadan ampirik (rastgele) olarak uygulanan diğer geleneksel ve tamamlayıcı yöntemler ozon, hacamat, sülük, homeopati, fitoterapi, akupunktur, manuel terapi gibi yöntemler kısmi faydalar sağlayabilir ancak temelden bir şifa sağlamaları pek olası değildir. Ancak objektif ölçümler soncunda bütüncül tedaviye dahil edildiklerinde yapacakları katkıları da az değildir. Sadece kulaktan dolma bilgilerle kullanılan besin destekleri ise bazen zarar bile verebilir.
Kliniğimizden Bilimsel Çalışmalar
38 fibromiyalji hastamızın alındığı bir klinik çalışmamızda hastaların 4 haftalık tedavi sonucunda %76sının düzeldiği saptandı. %21inin kısmi düzelme gösterdiği, sadece %3 ‘ünün düzelmediği görüldü.
Uluslararası çalışmalarda kullanılan ve hastaların klinik olarak hastalıktan etkilenme derecelerini ölçen Fibromiyalji Etki Anketine (FIQ) göre ilaçlarla tedavi edilen hastaların ne düzeyde iyileştiğini ölçmek için yapılan uluslarası birçok çalışmalarda ortalama iyileşme puanı 12 iken bizim sadece dört haftalık tedavimiz sonucunda iyileşme puanı 32 idi.
115 fibromiyaljili hastamızın alındığı diğer bir çalışmamızda ise dört haftalık tedavi soncunda, ağır fibromiyalji olan hastaların %87sinin hafif fibromiyaljiye gerilediği, hastaların %83’ünün belirgin düzeyde iyileştiği (FIQ=20 puan üzerinde iyileşme), %65 ‘inin ise tam iyileştiği görüldü.